Dr. Ziya Durmuş,
Dr. Ziya Durmuş,
Ziya Durmuş, 1923 yılı Ekiminde Tokat Erbaa ilçesinde dünyaya gelerek yaşamına başlamıştır. Ağabeyi Dr. Semet Durmuş ve kızkardeşi Melahat Gölünü'den oluşan ailesi, Erbaa'nın sevilen sayılan ailelerindendir. Ziya bey kardeşi Sermet bey ile Sivas lisesinde okumak için evden ayrılmış, daha sonraları fen derslerinin başarırı olması nedeni ile hocasının ısrarı ile Haydarpaşa lisesine ve sonra hocası ile beraber tekrar Sivas lisesine dönmüştür. Lise yıllarım alt sınıfların fen derslerine eğitmen olarak girerek bitirmiştir. 1939-40 yıllarında yüksek öğrenim için İstanbul Tıp Fakültesine gelmiştir. Tıp Fakültesi eğitimi yıllarında sınıf arkadaşı Dr. Süheyla hanım ile tanışarak, mezuniyet sonrası evlenmişlerdir.
Dr. Süheyla hanım Haydarpaşa Numune hastanesinde dahiliye ihtisası yaparken, Ziya bey askerlik ve bir süre hükümet tabibliği görevim yerine getirmiştir. 1950 yıllarında Dr. Zekai Tahir beyin yanında Ankara Doğumevinde Kadın Hastalıkları ve Doğum dalında ihtisasa başlamıştır. İhtisas yaptığı yıllarda özellikle cerrahi yetenekleri Dr. Zekai beyin dikkatini çekmiştir. Zekai bey Osmanlı hanedanına mensub, engin sağduyusu ve ileri görüş niteliklerine sahip değerli bir doktordur. Ülkemizde ilk roganize Doğumevi kavramını 1949 yılında Doğumevinin şu andaki binasını inşaa ettirerek başlatmış, Ana Çocuk Sağlığının ilk temellerini atmıştır. Ziya bey henüz 38 yaşında iken Dr. Zekai Bey'in başhekimliğe aday göstermesi üzerine 1962 yılında bu göreve atanmıştır. O yıllarda hastanede en genç şef olması nedeni ile kıdemli şefler toplanarak Sağlık Bakanlığı'na itiraz ziyareti yapmışlardır. Sağlık Bakanlığı Ziya Bey'in tek desteğinin hocası Zekai bey olduğunu ve hastanenin geleceği açısından yararlı olacağı kanısıyla itirazları geri çevirmiştir.Dr. Ziya beyin kesintisiz 28 yıl başhekimlik görevinde gerek hastaneye ve gerekse Türk Modern Jinekolojisi ve Ana Çocuk Sağlığı hizmetlerine büyük katkıları olmuştur. Görevi devraldığı yıllarda ilk yaptığı uygulama subtotal histerektomiyi gerek olmadığı hallerde yasaklaması ve modern jinekolojik cerrahinin temellerini atmak olmuştur. 1968'li yıllarda Türkiye genelinde ve Ankarada subtotal, total histerektomi tartışmalarının yapıldığı dönemlerde, halen hayatta olan Prof. Dr. Orhan Karacadağ bey ile Werthheim histerektomi ve onkolojik ameliyatlara rutin olarak başlamışlardır.
İnönü hükümetleri döneminde, inşaatı yılan hikayesine dönen Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinin bitirilmesi ve hizmete açılması görevi Ziya bey'e verilmiştir. Ziya bey bu hastaneyi bir seneden kısa zaman içerisinde hizmete açarak kısa bir süre kurucu başhekimliğini Doğumevi ile beraber yürütmüştür. Hızlı bir gelişme gösteren Doğumevini fizik kapasitenin yetmemesi üzerine hastanelere bir çivi çakmanın problem olduğu dönemlerde, kendisini sevenlerin de katkılarıyla 150 yatakdan 600 yatağı ve içinde çeşitli üniteleri olan bir hastane haline getirmiştir. O yıllarda çok saydığı hocası Zekai bey'in ölmesi üzerine, Ziya bey hocasının adım hastaneye vermek için uğraşlara başlamıştır.
Ben hala rahmetli babamın bir gece sesi titreyerek hocasının isminin hastaneye vermenin zorluklarını hayret içinde bana aktarmasını bugün gibi hatırlıyorum. Türkiyede ilk jinekolojik endokrin laboratuvarı - RIA 1973 yılında kurulmuş ve bu konu ile eğitim alması için halen başhakim olan Doç. Dr. Oya Gökmen İngiltere'ye yollanmıştır. 1980'li yıllarda çok sevdiği onkolojik cerrahiye rağmen üreme endokrinolojisine yoğun ilgisi başlamıştır.
O yıllarda Doğumevinde bu konu ve yardımcı üreme teknikleri ile ilgili yatırımlar ve bilgi birikimi bir çok merkezin önünde olmasına rağmen sonuçları görmeye ömrü vefa etmemiştir.
0 Yorum